Prof. Dr. Haydar Baş, vergiler, yeraltı kaynaklarından elde edilecek gelirler ve devletin kendi işleteceği kurumlardan kazanacağı para haricinde en önemli kaynaklardan biri de ''emisyon hacminin genişletilmesi'' yani para basımı."Biz tam kırk yıldan bu tarafa, kendi cebimizdeki var ya, bakın herkes cebinden para çıkarsın. Ben şimdi cebime uzandım. Yüz Türk Lirası yazıyor. Bu para bizim alnımızın teri olan, karşılığı olan para değil. Bu para sendikasyon kredileri ile hazineye giren vesaire kredilerle hazineye giren paranın karşılığı. Yani benim (milletin) alnının teri olan bu para değil. Peki alnımızın teri olan para nasıl olması lazım? Her milletin yılda bir kazancı vardır. Bizim yılda 1.2 trilyon kazancımız var. Buna Gayri Safi Milli Hasıla denir. Bu hesaba göre biz yılda tam 400 milyar TL emisyonumuzu genişletip senyoraj hakkımızı kullanmamız lazım. Türkçe ile konuşuyorum, emisyonu genişleteceksin. Paranı basacaksın. Yani kazancımızın karşılığı 400 milyar TL piyasaya girmesi lazım. Prof. Dr. Haydar Baş bu tezine de çarpıcı bir örnekle açıklık getirdi.Benim elimde bir çuval veya bir çuval buğdayım var. Tarlaya ektim. 2-3 ay sonra buğday mısır büyüdü, Başak oldu. Mısır oldu. Bir de baktık ki bir tane mısır 40-50 koçanda mısır oldu. Yani 1'e 50 arttı. Ama biz 1'e 50 artığını kabul etmeyelim. 1'e 10 arttığını kabule edelim. Biz ne masraf etmiştim bir çuval mısırı tarlamıza atarken? Mesala 1000 lira masraf etmiştik. Hasat zamanı aldık 10 çuval. Şimdi bir çuvalın karşılığı piyasada hala 1000 TL var. 9 çuval mısırın karşılığı piyasada var mı? İşte bizim dediğimiz bu. O 9 çuval mısırın karşılığında devletin üzerine düşen görev, onun karşılığındaki emtianın (ticari mal, ürün) karşılığı parayı basmaktır. Emisyonu genişletecek, parasını basacak. İşte ben bunu yapacağım.Var mısınız buna?O zaman cebinizde para olacak, dükkanlar malla dolacak. Elinizi cebinize atacaksınız. İstediğiniz alışverişi yapacaksınız.Şimdi hep beraber Bağımsız Türkiye Partisi'ni iktidara sözünü veriyor musunuz bana dedi.
